28 Şubat 2013 Perşembe

yurttaş kane

1941 yapımı bu filmi duymayanımız var mı bilmiyorum, ama izlemeyeniniz eminim çoktur. Bir süre öncesine kadar ben de öyleydim çünkü…
Filmin yapımcısı, yönetmeni, baş rol oyuncusu, yani herşeyi Orson Welles. Bu filmi çektiği sırada henüz 27 yaşında. Oyuncu olarak bile tanınmazken, yönettiği bu ilk filmle sinema tarihine geçmiş.
Tek parçadan oluşan repertuarıyla müzisyen bir tarafı da olan Welles'i, ritimli-şiir(!) okurken dinleyelim mi? 

Söylenenlere görre filmin en önemli özelliği, o güne kadar kullanılmamış bir çekim tekniğiyle adeta yeni bir sinema dili oluşturmasıymış.
Benim dikkatimi celbeden nokta ise, filmde oynayıp da ünlenen tek ismin Welles olması. Rollerinin hakkını vermekle birlikte diğer oyuncular, aradan yıllar geçtikten ve başka filmlerde oynadıktan sonra bile sinemada kalıcı bir yer edinememiş.

Yurttaş Kane
Ünlü bir işadamı ve basın patronu olan Bay Kane, ölmeden hemen önce tekrarlayıp durduğu rosebud kelimesi ile ne anlatmak istedi? Bu sırrı herkesten önce çözerek meslekdaşlarına fark atmak isteyen genç bir gazetecinin peşine takılıp Kane’nin geçmişine doğru yapılan bir yolculukla başlıyor film.
Her durakta eski yol arkadaşlarından biriyle karşılaşacak ve Kane’nin hayat hikâyesini onlardan dinleyeceğiz.
Orson Welles, Bay Kane’nin gençliğini değil, orta ve ileri yaşlarını canlandırıyor. 27 yaşında olan biri için ilginç, hatta cüretkâr bir tercih. Belki de film, bu gibi aykırı tercihleri iyi bir sinema diliyle verebildiği için başyapıt kabul ediliyor.